Başarı Hikayeleri

    

Arbolam Orman Ürünleri Limited Şirketi

Orhangazi’de uzun yıllardır Orman Ürünleri sektöründe hizmet veren Arbolam Orman Ürünleri Ltd. Şti. palet üretiminin ardından şimdi de ağaçtan ev ve işyerleri için birbirinden güzel ahşap tasarımlar üretmeye başladı. Kısa bir süre önce üretime başlayan Seda Ahşap Tasarım Türkiye’nin dört bir yanından siparişler almaya başladı.

Orhangazi’de yaklaşık 20 yıllık mazisi olan ve son 10 yıldır başta palet üretimi olmak üzere, sandık, fırça sapı gibi ağaç ürünler üretimi yapan Arbolam Orman Ürünleri işletme sahibi Seda Şentürk, iş alanına ahşap tasarımları da ekledi.

Orman Ürünleri içinde forklift dahi kullanıp işinin başında olan kadın girişimci Seda Şentürk ahşap tasarım ürünler üretmeye tesadüfen başladı. Orman Ürünleri işini yaptığı işyerinde bulunan bir kavak ağacının kesilmesi ile ortaya çıkan kavak kökünü gören Seda Şentürk ahşap ürünler üretme fikri de bundan sonra başlamış. Seda Şentürk, kavak ağacının kökünü gördükten sonra yakacak olarak gidecek bu kökü değerlendirmek istediğini belirterek, ondan sonra ahşap ürünler üretmeye başladık. Önce yakın çevremizdeki arkadaşlarımıza hediyelik eşyalar üretmeye başladık. Ardından da artık bu işi de bir sektör haline getirip yeni ürünler ortaya çıkarmaya başladık dedi. Seda Şentürk, daha önce orman ürünleri üretirken yakacak olarak ayırdıkları tüm ağaç köklerini şimdi değerlendirmeye başladığını da belirterek, şimdi ağaçtan Ahşap masa, sandalye, sunum tepsisi, süs ürünleri, sehpa, mumluktan duvar saatine kadar bir çok materyal üretebiliyoruz dedi.

Orman Ürünleri ile başladığı dönemlerden ağaçtan sanat eserleri üretmeye başlayan Seda Şentürk, Seda Ahşap Tasarım isimli firması ile de artık Türkiye’nin dört bir yanından siparişler almaya başladığını belirtiyor. Seda Şentürk, daha önceden sattığımız yada yakacak diye ayırdığımız tüm orman ürünlerini artık değerlendirip ev ve işyerleri için tasarımlar ürettiğini belirtti. Seda Şentürk üretimlerinin hiç birisinde kimyasal koruyucu kullanmadığına da özellikle vurgu yaparak, eskilerin yaptığı gibi, ahşapları ceviz yağı ile koruma altına alıyoruz. Vernik, cila gibi kimyasal hiçbir şey kullanmadan ürettiğimiz ürünlerin uzun ömürlü olmasını da sağlıyoruz dedi.

    

 

Hudoca Dizayn markasının yetkilisi Evrim Ermutlunun başarı hikayesi; ‘’Daha önceki yıllarda başarı hikayelerinin dinleyicisiyken şimdi ise örnek bir kişi olarak kendi başarı hikayemi anlatıyorum. Kendimle ve tüm hayallerinin peşinden koşan, azimli bayanlarla gurur duyuyorum. Kendi markamı yaratmak için karar verdiğimde başarılı olamayacağım konusunda birçok eleştiri aldım çünkü hayvan figürlü takı tasarımı yapacaktım, niş bir pazar olduğu içinde riskim yüksek olacaktı. Bu riski aldım ve şu anda sosyal medyada 100.000 kişi tarafından takip ediliyorum. Markamla kardeş firma olmak isteyen kurumlar var ve Amerikada atölye açmayı düşünüyorum. İnsan gerçekten isteyince, peşini bırakmayınca hedefine ve hayallerine ulaşıyor’’ dedi

Ayla Triko’nun sahibi Ayla Zengin’in başarı hikayesi; Ayla Zengin, evinde hobi olarak başladığı makine örgüsüne KOSGEB Girişimcilik Eğitimi alarak ve sonrasında da atölye açarak devam ettiğini şimdi ise sosyal medya aracılığıyla yurt dışından bile teklif aldığını belirtti. Ayla Zengin; ‘’ Kadınların yapamayacağı iş yoktur. Bayanlarımız evde oturmasın, çalışsınlar. Risk almaktan korkmasınlar, azim ve inançla başarı geliyor’’ dedi.

Sonİpexay Dikiş Atölyesi sahibi Hülya Say; 14 yaşında dikiş dikmeye başladığını, kendini her geçen gün geliştirdiğini, ailesinin desteği ve önerisi ile KOSGEB Girişimcilik Eğitimi alarak bir dükkan açmaya karar verdiğini, tahmin ettiğinden çok daha ilgi gördüğünü ve daha fazla büyüyerek ünlü markalara dikim yapacağını hatta dünyaca ünlü tesettür giyim markası Sefamerve ile iletişim halinde olduklarını ve ilerleyen günlerde anlaşma yapmayı planladıklarını belirtti.

Hilda Dil Merkezi sahibi İrem Nur Şahin’in başarı hikayesi; serüvenine liseden mezun olduktan sonra dil öğrenmek için Filipinlere gitmesiyle başladığını, Hilda Dil Merkezini açana kadar da faklı birçok işte bulunduğunu ama bir türlü aradığı işi bulamadığını dile getirdi. Bir gün küçük bir öğrenciye İngilizce dersi vermeye başladığını ve kendini bu meslekte bulduğunu belirtti. Severek yaptığı dil öğreticiliğini bir dil merkezi açarak bu alanda hizmet vermek, hayallerini büyütmek istediğini ve şuanda 150’ye yakın öğrencisiyle amacına ulaştığını anlattı. İrem Nur Şahin; ‘’ En beğendiğim ve takdir ettiğim insanların, aslında işini en severek yapanlar olduğunu fark ettim. Ünlü filozof Konfüçyüs’ün de dediği gibi  ‘Sevdiğin işi yaparsan Ömür boyu çalışmazsın’ Bu yüzden ben de sevdiğim işi yapmaktan çok mutluyum’’ dedi.

  

Güleç Turşu Orhangazi’ye bağlı gedelek mahallesinde yaşayan 66 yaşındaki Hamdi GÜLEÇ, 55 yıldır içinde bulunduğu sektörün aranan isimlerinden birisi. Hamdi Güleç’ in iş yaşamı ise 12 yaşında başladı. Gedelek’in ilk turşucularından birisi olan amcası Nail GÜLEÇ’ e ait turşuhanede imalata yardım ediyordu. 16 yaşına geldiğinde amcasının oğlu Davut GÜLEÇ ile birlikte turşunun pazarlanmasında çalıştı. Amcasının ürettiği turşuları alıp Kocaeli, İstanbul, Karamürsel bölgesine bakkallara servis etti. gedelekte ürettiği turşuları İstanbul pazarlarında perakende satan Hamdi GÜLEÇ, ilk profesyonellik kapısınıda bu Pazar tezgahında araladı. Uluslararası gıda pazarlaması yapan Korhan pazarlama firmasının yöneticileri Hamdi GÜLEÇ’in tezgahından aldıkları turşuları çok beğenince birlikte turşu ticareti yapmayı önerdiler. Gedelek mahallesinde bin metrekarelik tesisinde üretim yapan hamdi güleç, 40’ı aşkın sebze ve meyvenin turşusunu kuruyor. Celal GÜLEÇ markasıyla yılda yaklaşık 100 ton turşu üretimi yapan Hamdi GÜLEÇ, kendi ürettiği turşusunun pazarlamasınıda kendisi yapıyor. GÜLEÇ, özellikle İstanbul ve Çanakkale bölgesinde Gedelek’in leziz turşusunu pazarlayarak markalaşmasına da önemli katkılar sunuyor.