10-16 Ocak Enerji Verimliliği Haftası

10-16 Ocak Enerji Verimliliği Haftası

“Enerji tasarrufu” ve “Enerji verimliliği” birbirinden tamamen farklı iki kavramdır. Daha az enerji kullanmayı “Tasarruf”, enerjiyi daha akıllıca kullanmayı da “Verimlilik” olarak tanımlayabiliriz.

“Enerji tasarrufu” ve “Enerji verimliliği” birbirinden tamamen farklı iki kavramdır. Daha az enerji kullanmayı “Tasarruf”, enerjiyi daha akıllıca kullanmayı da “Verimlilik” olarak tanımlayabiliriz.

ncelikle bu konuyu doğru anlayabilmek ve yorumlayabilmek için çok karıştırılan, aynı gibi değerlendirilen ama gerçekte birbirinden çok farklı olan iki kavramı tanımlayalım ve birbirinden ayıralım. “Enerji tasarrufu” ve “Enerji verimliliği” birbirinden tamamen farklı iki kavramdır. Daha az enerji kullanmayı “Tasarruf”, enerjiyi daha akıllıca kullanmayı da “Verimlilik” olarak tanımlayabiliriz. Enerji tasarrufu, enerjinin daha az kullanılmasına yol açan bir davranıştır. Odadan çıktığınız zaman ışıkları kapatmamız, alüminyum ve karton kutuları geri dönüşüm kutularına atmamız enerjiden tasarruf etmenin yollarıdır. Enerji verimliliği ise aynı fonksiyonu gerçekleştirmek için daha az enerjiye ihtiyaç duyan teknoloji ve yazılımların geliştirilmesi/kullanılmasıdır. Enerji verimliliği, binalarda yaşam standardı ve hizmet kalitesinin, endüstriyel işletmelerde ise üretim kalitesi ve miktarının düşüşüne yol açmadan, birim hizmet veya ürün miktarı başına enerji tüketiminin azaltılmasını ifade eder. Gelişmekte olan ülkeler, enerji  politikasında; ekonomik büyüme, enerji güvencesi ve çevre korumasının birlikte sağlanmasını amaçlıyor. Enerji, üretimin temel girdirilerinden biridir. Üretim ise, insan hayatının varlığını ve yaşama kalitesini sürdürmesini sağlayan bir gerekliliktir.

   

Bununla birlikte enerji kullanımı ile aşağıdaki sorunlarla karşı karşıya kalınmaktadır;

  • Doğal kaynaklar hızla tükeniyor,
  • Çevre kirleniyor,
  • İklim değişiyor,
  • Enerji için yüksek maliyetlere katlanılıyor.

Enerji tüketimi ile aynı zamanda dünya, yerkürenin ısınması gibi ciddi çevresel sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Sağlık, çevresel ve ekonomik nedenlerden ötürü, hava kirliliğini azaltmak için stratejiler geliştiriliyor. Bu değişim sürecine paralel olarak, endüstriyel strateji planlaması ve projelerde “sürdürülebilir gelişme“ kavramı, gittikçe artan bir şekilde önem kazanmıştır.

Bilinçsiz enerji tüketimi, enerji kaynaklarının verimli kullanımını gündeme getirdiği gibi, tüketim sonucunda oluşan her türlü katı sıvı ve gaz atıkların da arıtılmadan doğaya atılmasının meydana getirdiği önemli çevre kirliliğinin önlenmesi arayışını da beraberinde getirmiştir. Enerji tüketiminin artışına bağlı olarak oluşan çevresel ve ekonomik sorunların çözümünde enerji verimliliğinin önemli yeri vardır.

Enerji verimliliği, üretimde, konforumuzda ve iş gücümüzde herhangi bir azalma olmadan enerjiyi en doğru şekilde kullanmak, israf etmemektir. Aynı işi daha az enerji kullanarak yapmak ya da aynı enerji ile daha fazla iş yapmaktır. Enerji verimliliği, temelde enerjinin gereksiz kullanım sahalarını belirlemek, israfı minimum düzeye indirmek veya tamamen ortadan kaldırmak için yapılan çalışmalardır, enerji arzının azaltılması veya kısıtlanması değildir, kullanılan enerji miktarının değil, ürün başına tüketilen enerjinin azaltılmasıdır.

Enerji maliyetlerini düşüren üretici, aynı miktardaki mal veya hizmetleri daha az enerji veya aynı miktar enerji ile daha çok mal ve hizmeti üreterek, ulusal ve uluslararası alanda rekabet gücünü arttıracaktır.

Enerji Verimliliği Blog görseli

Enerji verimliliği için aşağıdaki konuların öncelikli olarak değerlendirilmesi gerekiyor;

  • Proses gereği çeşitli şekillerde ortama atılan enerjilerin geri kazanılması
  • Tasarım, proses geliştirme ve daha akılcı kullanımı
  • İstenmeyen kaçakların önlenmesi
  • Büyük enerji kaybına yol açan uygulamaların değiştirilmesi
  • Bakımın etkinleştirilmesi, verimin arttırılması, hızlı ve yeterli ikmal vb..

Son yıllarda Türkiye’de özellikle sanayi sektörünün gelişmesiyle önemi gittikçe değer kazanan enerjinin etkin kullanımı ve yönetimi çalışmaları, hemen hemen her işletmenin en önemli konusu olurken  bina sektöründe de önemli bir yapıya dönüşmüş, bu yapı yasal düzenlemelerle de şekillendirilmiştir. 1995 yılında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın yayımladığı sanayide enerji yönetimine ilişkin yönetmelik ile başlayan süreç, 2007 yılında yürürlüğe giren Enerji Verimliliği Kanunu ile yapısal dönüşümünü devam ettirmiştir ve günümüzde şirketler, işletmeler ve kurumlar için oldukça önemli hale gelmiştir.

Hem çevre , hem de işletmelerin sürdürülebilirliği  için enerjinin verimli kullanımı,  gerek ulusal ve gerekse uluslararası yapılan yasal düzenlemeler ve sözleşmelerin sonucunda etkin hale gelen enerji yönetimleri; sorumluluk alanlarında enerjinin verimliliğini geliştirmek için verilerin toplanması, değerlendirilmesi ve verimsizliğin neden olduğu alanlar için proje ve çalışmalar gerçekleştirerek enerjiyi daha verimli kullanabilecek birtakım çalışmaların hayata geçirilmesi bir zorunluluk haline gelmiştir.

Enerji, ülkelerin iktisadi ve sosyal kalkınması için önemli girdilerin başında gelmektedir. Dünya enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayan petrol ve doğal gaz gibi fosil yakıt rezervlerinin hızla tükenmesi, enerji tüketimindeki hızlı artışa bağlı olarak ozon tabakasının incelmesi, sera gazı emisyonlarının insan yaşamını tehdit eder duruma gelmesi nedeniyle, enerji günümüzün en önemli sorunlarından birini oluşturmaktadır. Enerji talebinin büyük bir bölümünü  ithalatla karşılayan Türkiye’de kalkınma ve sanayileşmede bir engel oluşturmaması için enerjinin verimli kullanılması son derece önemli hale gelmiştir. Yapılan çalışmalara göre sadece enerjiyi verimli kullanarak yıllık nihai enerji tüketiminin %30’u kadar tasarruf sağlanabilmesi mümkündür. Enerji verimliliği, gelecekte sürdürülebilir enerji elde etmek için güçlü ve hesaplı bir araç sunmaktadır. Enerji verimliliğindeki gelişmeler, enerji altyapısına yatırım ihtiyacını azaltabilir, yakıt maliyetlerini düşürebilir, rekabeti ve tüketicinin refahını artırabilir. Aynı zamanda ithal edilen fosil yakıta olan bağımlılığı azalttığndan enerji güvenliğine katkı sağlar.

Enerji verimliliğinin, Avrupa Birliği’nin “Avrupa 2020” stratejisinin en önemli akıllı, sürdürülebilir, kapsamlı büyüme ve etkin ekonomiye geçişi için anahtar öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz?

Enerji verimliliği enerji kaynağının güvenliğini artırmak, sera gazlarının ve diğer kirletici maddelerin emisyonlarını azaltmak için en uygun yöntemlerden biridir. Günümüz teknolojisinde Enerjiyi etkin ve verimli kullanabileceğimiz geliştirilebilir yöntem ve alanlar mevcut olduğundan  dolayı birçok yönden, enerji verimliliği Avrupa’nın en büyük enerji kaynağı olarak görülmektedir.

Enerji Verimliliği Neden Önemli?

Enerji Verimiliği blog görseli 2

Günümüzde, her geçen gün artan dünya nüfusu ve tüketim ihtiyaçları, dolayısıyla artan sanayileşme, enerji kullanımının artmasına ve daha fazla enerjiye ihtiyaç duymamıza neden olmaktadır. Fakat hiçbir kaynağın sonsuz olmadığı gibi maalesef enerji kaynaklarımız da sınırsız değil.

Bu nedenledir ki enerji verimliliği ve enerji tasarrufu konuları global anlamda her geçen gün daha fazla platformda konuşulmakta ve önemli bir hale gelmektedir. Bu durum ülkelerin kendi eylem planları yapmasını zorunlu kıldığı gibi enerji kullanan tüm kurum ve kuruluşlarda kendi bünyelerinde iyileştirici çalışmalar yapma ihtiyacı duymaktadır.

Enerji verimliliği sağlayabilmek için, diğer bir deyişle aynı çıktıyı daha az enerji kullanarak elde edebilmek için; öncelikle enerji tüketim verilerinize sahip olmanız, daha sonra bu verileri analiz edebilmeniz ve nihayetinde analizlerinize dayalı aksiyonlar almanız gerekmektedir.

İşte bu noktada ölçüm cihazları, enerji analizörleri ve enerji izleme yazılımları büyük önem taşımaktadır.