‘Müşteri Merkezli Yenilik Yönetimi’ Semineri Odamızda Gerçekleşti.
Pazarlama ve Rekabet Edebilme Gücü bir Firma İçin Her Şey
Odamız ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Akademi işbirliğinde Dr. Cengiz Tavukçuoğlu tarafından ‘Müşteri Merkezli Yenilik Yönetimi’ semineri gerçekleştirdik.
Odamız konferans salonunda düzenlenen seminere Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Cem Kapitan, Meclis Başkanımız Murat Öztürk, Yönetim Kurulu Üyelerimiz Enes Gören, İslam Bektaş, Salih Yerli, Yüksel Çoklar, Burak Tokuç, Meclis üyelerimiz, Kadın Girişimciler Kurul üyelerimiz ve oda üyelerimiz katıldı.
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Cem Kapitan, BTSO Akademiye ve TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Cengiz Tavukçuoğlu’na bugün burada bizlerle oldukları için teşekkür ediyorum. Üyelerimiz için faydalı olacağını düşündüğümüz eğitimler düzenlemeye devam edeceğiz dedi
Kapitan’ın açılış konuşmasının ardından sahneye davet ettiği eğitmen Dr. Cengiz Tavukçuoğlu, işletmelerin yenilikçi yönetim anlayışı, gelişen teknoloji ile birlikte yönetim şekillerinde oluşan değişiklikler ve kuşak yaklaşımlarını ilişkin keyifli bir sunum gerçekleştirdi.
Cengiz Tavukçuoğlu, sunumuna endüstri devriminden bahsederek başladı.
Su buharının bulunmasıyla ilk devrim gerçekleşti ancak ardından onu, elektrik, otomasyon, internet ve en son olarak makinaların birbirleri ile etkileşime geçmesi endüstri 04. değişimini 05’e geçirmiş oldu.
Artık bu her alanda var. Bir otele gittiğimizde mini bardan aldığımız her ürün için resepsiyona bildirim giderek fatura otomatik olarak oluşturuluyor. Yani biz fark etmesek bile bir etkileşim başladı. Bundan sonraki aşamada buzdolabımızla sanal market arasında ağlar kurulacak, dolabımızda biten ürün sanal markete dolap tarafından bildirilecek ve ürün biz daha sipariş etmeden kapımıza gelecek. gelecekte markete gitme eylemi de kalkacak. Artık üye firmalarımızın, geleceğin yeni ve inovatif iş alanlarını keşfetmesi ve uygulamaya sokması gerekiyor.
Bu IOT sistemi ile çok karşılaşacağız yakın gelecekte. Kullandığımız her ürün birbiriyle haberleşebilecek. Şimdiden telefonumuzdan evdeki kombiyi, çamaşır makinamızı bir tıkla çalıştırabiliyoruz.
Burada pazarlama ve farklılık devreye giriyor. Sattığımız ürünün müşteri tarafından cazip hale gelebilmesi için ne yapmalıyız? Artık o kadar çok ürün var ki neredeyse rakibi olmayan ürün yok. Cebinde parası olan tüketici de her şeye doydu. Şansımızı bu noktada döndürebiliriz. Rekabet edebilme kapasitemiz ürünümüzün devamlılığı sürdürülebilirliği demektir.
Rekabet, aynı yarışta koşmayı seçmektir. Rekabet üstü ise rakiplerin kendi yarışlarını kendileri seçmeleridir. Öyle bir ürün üretiyoruz ki neyi üretip neyi piyasadan kaldıracağımıza kendimiz karar veriyoruz. Buna örnek olarak Windows’u verebiliriz. 1995 yılında olan Windows 95 şuan bir bilgisayarda yapabileceğim pek çok şeyi karşılayabilecek şekilde tasarlanmış ancak firma ‘Teammüden eskitme’ yaparak kendi ürününü kendisi öldürüyor. Windows 95 iptal edilerek 7, 10 olarak devam ettirildi ve devam edilecek. Firma kimseyi rakip kabul etmiyor. Kendi ürününü kendisi planlı, kasıtlı olarak kendi malını eskitmesi buna güzel bir örnek.
Big Data Giderek Önemli Hale Geliyor
Tavukçuoğlu, Biz market kartlarını indirim için kullanıyoruz ancak asıl amaç burada müşteri hakkında bilgi toplayarak sepet analizi yapmaktır. Hangi günler saat kaçta ne tarz ürünler aldığı analiz edilerek kişinin medeni durumu, hayat tarzı, alışveriş alışkanlıkları hakkında
bilgi topluyorlar.
Kullanılan sistemlerde buna bağlı olarak gelişiyorlar. Pek çoğumuz terabayttan daha büyük bir kapasite bilmiyoruzdur ama şimdi coperbayt geliyor. Müşteriyle ilgili veriler bu kadar büyük alanlarda toplanıyor. Hepimizin izlediği netflix bile bir kullanıcının hangi tarzda filmleri ne zaman izlediğini kaçıncı dakikasında geri alıp ileri sardırdığı bilgisine sahip. Film yapımcılarına da kullanıcıların daha çok tercih ettiği filmler hakkında bildirimde bulunuyor.
Home ofis çalışmanın dışında yeni bir sistem olarak home sourcing yaygınlaşmaya başlıyor. ABD nin en büyük havayolunun çalışanları ev hanımları. Evlerinde kendi ev işlerini yaparken telefonda size bilet kesiyorlar. Hiçbir ofis çalışanı yok. Ofis masrafları yok. Artık fabrikalar ve diğer işletmeler insansız, makinalarla bilgisayarlardan kontrol edebildikleri sistemlere geçiyorlar.
Müşteri hız istiyor. İnternette dolaşırken karşımıza çıkan 4 saniye olan reklamlara bile kimsenin tahammülü yok. Artık saniyelerle oynuyoruz. Müşteri daha hızlı, daha ekonomik, daha özel, daha duygulara hitap eden ürünler istiyor. Binlerce marka arasından sıyrılmak zorundayız. Rakiplerden geri kalmamalıyız, geri kalırsak yok oluruz.
Robotlar bile bizim için çok farklı olmalarına rağmen kalkıyor. Robotu bir iş yapması için programlıyoruz mesela sadece 8 nolu vidayı yuvasına takabiliyor. Ancak yeni çıkan cobotlar, işbirlikçi robot. Yuvayı ölç, kaç nolu vida uygun onu seç, bul ve yerleştir olarak karar alabiliyor. Bir robot daha var o da cobotun taktığı vida doğru mu onu kontrol ediyor o da roboss. Patron robot. İş dünyasında mavi yaka beyaz yaka ve altın yakadan sonra iş hayatına robotların girmesiyle metal yaka geliyor. İşte teknoloji böyle bir hal alırken bunun gerisinde kalmamız demek yok olmamız anlamına geliyor.
Platin Kural Karşınızdaki Kendisine Nasıl Davranılmasını İstiyorsa Öyle Davranın
Rekabet edebilmek için teknolojiyi takip edebilmeli, öngörebilmeliyiz. Yenilenebilirsek ayakta kalırız çünkü artık geleneksel müşteri tanımı kalmadı. Kulaktan ağıza pazarlama yöntemi çok yaygın. Yapılan araştırmada mutlu müşteri memnuniyetini sadece 2-4 kişiye anlatırken, mutsuz müşteri 20 kişiye anlatıyor. Altın kural, kendinize nasıl davranılmasını istiyorsanız, müşterinize de öyle davranın. Platin kural ise karşınızdaki kendisine nasıl davranılmasını istiyorsa öyle davranın.
Kısacası her sektör bu kıyasıya rekabetten etkilenecek. İşimizi devam ettirirken ya da yeni bir iş kurmak istediğimizde Alexa.com’dan da fikir edinebiliriz. Bu site ülkeye göre web sitelerini analiz eden bir web sitesi. Bir malı satacağımız zaman o ülkede en çok tıklanan web sitelerine bakarak buradan bakarak fikir edinebiliriz” diyerek keyifle dinlenen yaklaşık 2.5 saatlik sunumunu teşekkürlerini sunarak alkışlar arasında sona erdirdi.
Katılımcıların önemli bilgiler alırken aynı zamanda oldukça eğlendiği program saat 20.30’da son buldu.